24 Ekim 2016 Pazartesi

Sieranevada

Sieranevada, sizi, küçük bir apartman dairesinde, üç saat boyunca odadan odaya savrulduğunuz bir aile dramının içine sokuyor. Evin babasının ölüm yıldönümü sebebi ile toplanan aile, akrabalar ve dostlar çevresinde süren bir gün. Tüm olay, tören için pederin gelmesini beklerken gelişiyor, üstelik peder gelmeden yemek de başlayamıyor. Bir süre sonra siz de pederin gelmesini ve artık şu yemeğin yenmesini istiyorsunuz.
Anne, çocuklar, gelin, damat, torun, kardeş, kuzen, arkadaş ve dostlar arasında bir gün. Çatışmalar, aldatma, görüş ayrılıkları gibi sorunların üstü örtülemediği için açığa çıkıyor ve her ailedeki gibi çözüme ulaşmadan yeniden üstü kapatılmaya çalışıyor, ta ki bir gün yeniden açılıncaya dek… Filmde kadın ve erkek, kardeşler, kuzenler, baba ve evlat, anne ve evlat arasındaki çatışmalar iyi işleniyor. Henüz iş bulamamış erkek kuzenin 11 siyasi muhasebeleri gerçekten çekilmiyordu. Sürekli olarak İnternet’ten video izleyip her şeye bir şüphe duygusu ile yaklaşan ancak bunları her girdiği ortamda kabul ettirmeye çalışan tipleme gerçekten can sıkıcıydı. Diğer taraftan komünizmi savunan teyze konuya hakimdi ve davası uğruna çaba sarf ediyordu. Onu dinlemek ise kuzenin aksine zevkliydi.
Kadın – erkek çatışmalarında ise kendisini aldattığını düşünen ve aldatıldığı itirafını dinleyen kadınların bitmek bilmez doyumsuzlukları vardı. Asıl konu konuşulamadığı için bitmeyen laf kalabalıkları ve ağlama nöbetleri… Sırf bu yüzden Disney karakterlerinin hangisinin neyi giydiği konusunda Romanya vatandaşlarının uçsuz bucaksız bilgisine tanık oluyoruz.

Çatışmalar gayet güzel veriliyor, hatta kuzenlerin birbiriyle dalga geçmesi falan içimizden biri gibi, bizim ailemiz gibi. Ama diyoruz artık şu peder gelse…



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder