Film,
kapalı alanda geçen korku filmi türlerinin bir örneği. Merkezden uzak, ormanlık
bir alana yakın, etrafında başka evin olmadığı büyük bir evde geçen korku dolu
birkaç gün.
Filmin
yönetmeni ve senaristi Aik Karapetian. Litvanya yapımı bu film,
tersane işçilerinin işten çıkarılması haberi ile başlıyor. Tersanenin sahibi
verdiği karardan sonra malikanesine geliyor ve birkaç gün sonra da kısa bir
tatile çıkacak… Ancak işten çıkarılmasının hesabını sormaya gelen genç işçi,
daha en başta malikaneye girerek patronunu ve karısını öldürür. Asıl hikaye de
bundan sonra başlar.
Filmde
sınıfsal ayrımın yavan bir ideolojik eleştirisini görmüyoruz. Aksine, özenilen
zengin hayatının, rahat yaşamın bir nebze olsun tersine anlatımını görüyoruz. Tersane
işçisi cinayeti işledikten sonra patronunun hayatını yaşamaya başlıyor. Malikane
sınırları içerisinde sürdürmeye çalıştığı zengin hayatının sonunda işler umduğu
gibi gitmiyor ve kendisini inandırdığı bu hayatın kahramanı olunca sonunun da
nasıl olacağını tahmin etmek zor değil sanırım.
Filmin
anlatımı sade ve amacına ulaşıyor; ancak anlatım sürecinde film süresi uzun
olmasa da zaman zaman ilgi dağılıyor. 1-2 sahnenin neden konduğu ile ilgili
açıklık var ve bunu da sanırım “işçinin psikolojisi yüzünden” diyerek
geçiştirmek mümkün değil. Anlatımdaki benzer eksikliklerin dışında, bütününde
hikaye, derdini başarılı bir şekilde anlatıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder