Vampir
Günlükleri (The Vampire Diaries)’nin 5. sezonu, 3 Ekim Perşembe akşamı başladı.
5 aylık bir aradan sonra 5. sezonun 1. bölümünü izledik.
4.
sezonda, tedavi ve Silas konularından sonra bu sezon feraha çıkmayı umuyorduk ki
zaten geçen sezonun da sonunda gördüğümüz üzere henüz Silas’tan kurtulamadık;
fakat –en azından– Stefan (Paul Wesley)’ın “asılı” olduğu iddiasıyla
karşımızda. Yani konusu değişti.
Bu
sezon, Elena (Nina Dobrev) ve Caroline (Candice Accola)’ın üniversite için yeni
bir şehre taşınmış olmalarından dolayı mekân değişikliği, Mystic Falls’taki 2
haftada 1 düzenlenen okul partilerinden ve kurucu toplantılarından bizi uzaklaştırır.
5.
sezon 1. bölüm, her sezonun 1. bölümü gibi bize, aylardır beklediğimiz dizinin
özlemimizi gidermesi, yeni mekân ve yeni karakterlerle nasıl bir sezonun bizi
beklediği heyecanını uyandırmasıyla ilgiliydi. Elena ve Caroline, her ne kadar
yeni ve kimsenin onları tanımadığı bir şehirde, tüm vampir konularından uzakta,
insan gibi yaşamayı düşleseler de daha ilk günden, yurttaki beklenmedik üçüncü
oda arkadaşları sayesinde, bunun pek de mümkün olmayacağını anladılar. Tyler
ise, Caroline’ın tüm çabalarına rağmen üniversiteye kaydını yaptırmaz ve yazı
geçirdiği kurt sürüsünün yanında kalacağının haberini verir. Sanırım epey bir
zaman kendisini görmeyeceğiz.
Damon
(Ian Somerhalder), belki uzun süredir (belki de hiç) yapmadığı bir şeye mecbur
kalır: Jeremy’nin sorumluluğunu üzerine alır (almak zorunda kalır). Zira
Jeremy, ölüp tekrar dirildikten sonra hiç geç kalmadan yine başını derde
sokmaya devam edeceğe benziyor. Damon, kimsenin yardımı olmadan işleri tek
başına çözmenin yollarını bulabilecek mi, merak konusu. Bir tarafta Jeremy,
diğer tarafta ise Silas, kayıp Stefan ve yeniden insan olan Katherine…
Bonnie’nin
iki taraf arasındaki gidip gelmeleri ise şu an pek ilgi çekmiyor. Zira tamamen
gitmediğine göre öldüğüne de alışmamız gerekmiyor. Fakat Bonnie’nin öldüğü
herkes tarafından duyulunca karakterlerin bir hüzün dehlizine düşeceğini
biliyoruz. Tabi onlar öğrenmeden önce Bonnie, dünyevi tarafa yeniden dönmenin
bir çaresini bulmazsa…
Matt’in,
geçen sezondan Rebekah ile bir ilişkisi olacağını biliyorduk. Yaz boyunca gezen
çift, Mystic Falls’a geri dönmüşler; ancak bu yolculuk Matt’i değiştirmiş gibi.
Bunun ne kadar süreceğini göreceğiz. Vampir Günlükleri’ne bağlı olarak yeni
oluşturulan bir diğer dizi de The Originals. Bu iki dizi arasında, bazı
karakterlerin zaman zaman yer değiştirecekleri söyleniyor. Rebekah, The
Originals’ın kadrosuna geçmiş durumda. Sanırım zaman zaman Vampir Günlükleri’nde
de kendisini göreceğiz.
Vampir
Günlükleri 4. sezonda birkaç bölümü dışında çıkmaza girmiş, gereksiz yere
heyecan uyandırmayan bir efsanenin peşine düşmüştü. 5. sezona iyi bir giriş
yaptığını düşünüyorum. Silas konusu uzamaz ya da uzadığına değecek bir konu
olursa bu sezon diğer sezondan daha iyi geçebilir. Ayrıca köken vampirlerin hikâyesinin
anlatıldığı The Orijinals’ı da izleyeceğim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder