Sayfalar

4 Nisan 2021 Pazar

Dar Alanda Kısa Filmler, 1 Yaşında!


 Dar Alanda Kısa Filmler, 1 Yaşında!


Geçen yıl bugün, bu saatlerde, Kafka’nın aynı adlı öyküsünden Geminschaft’la başladık. Kafka’ya sorgusuz inanışımızın aksine Mustafa ile iki kişi değil, daha fazla olmak istedik ve Dar Alanda Kısa Filmler’i oluşturduk. Beyaz Bir Gece’de ne Petersburg’da ne de İstanbul’daydık; ama sokağın ruhunu duyumsadık. Konteynırda gece nöbeti tuttuğumuz oldu, mezar başında güldüğümüz, bir babanın ölümünün ardından son istediğinin yerine getirilemeyişine üzüldüğümüz de… Coğrafya’nın kaderini çizmesine izin vermeyen gencin, dalgalarla savaşı umudumuz oldu. İçinden geçtiğimiz dönemin ruhundan mıdır, intihar ve ölüm temalarına birden çok filmde değindik. Böylece Durkheim’ı çok andık. Tabii Camus, Sartre ve Roy Andersson’u da. Ahlâki ikilemler üzerine Mahallenin Bazı Kedileri ve Yara’da kafa yorduk. Sana İnanmıyorum Ama Yerçekimi Var’ın ironik anlatımında toplumun herhangi olaya seyirci kalması, Yara’yla türde değil ancak duyguda birdi. Dünyanın herhangi bir yerinde şiddete, tecavüze, istismara maruz kalan bir kadının, çocuğun veya erkeğin bitmek bilmeyen döngüde süren hikâyesi, kapanmayan yaramız. Bugün Ölmek İstemiyorum ve Kömür’de “sosyal devlet”in izini sürdük. Bazen bir distopyada sıkışıp kaldığımız üzerinde hemfikir olduk. Bazen de 1970’ler ve 2000’lerde zaman yolculuğuna çıktık. Yeşilçam’dan Demirkubuz’a sinemamızın dönüşümü aracılığıyla Türkiye Sineması’ndan bahsettik. Bu büyülü dünyanın arka planını, İmparatorluk’ta Zor Bir Gün’de gördük, Büyük İstanbul Depresyonu’nda hissettik. Fırsat eşitsizliği, maalesef yine cinsiyet eşitsizliğine bağlandı. Ablam’da, kardeşimizle tüm günü birlikte geçirdiğimiz o yaz günlerine döndük. Sokak oyunlarının bitişinin ergenliğimize denk gelişini, sıcak bir yaz günü deniz kenarında, gözlerden süzülen bir damla yaşla hatırladık. 

Umarım, kısa filmin, uzun metraja geçiş olmadığı, tek başına anlatım biçimi olduğunu göstermede aracı olmuşuzdur. 

Bir yılın sonunda Mevlüt gibi içten bir kahkaha atıp Didem ve Ayşe gibi dilimde bir şarkı dans ediyorum. Pandeminin karanlık günlerinde bir anlık mutluluk için yola çıktık. Az şey mi?

Bu yolculukta yanımızda olan tüm kısa filmlerin yaratıcıları ve tüm kısa film severler iyi ki varsınız!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder